kıvrılmak — nsz 1) Eğrilip bükülmek 2) Kıvrık bir duruma gelmek 3) Yuvarlak bir biçim almak 4) Dar bir yere büzülerek yatmak Bulunduğum yerde kıvrılıp yatmanın bir kolayını arıyordum. Y. K. Karaosmanoğlu 5) Dönmek, sapmak Ben onu görmemişçesine, gözlerimi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
büklünmek — kıvrılmak II, 239 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bükünmek — nsz 1) Kıvrılmak, bükülmek 2) Ağrıdan, sancıdan kıvranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dirseklenmek — nsz 1) Dirsek biçiminde kıvrılmak, dirsek oluşturmak 2) Dirsekle itilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kıvrılma — is. 1) Kıvrılmak işi, bükülme Babasına dille değil, sancıdan ölüyor gibi birkaç kıvrılma, burkulma ile karşılık verdi. H. R. Gürpınar 2) jeol. Yer kabuğunun içten gelen etkenlerle dalgalı bir biçim alması … Çağatay Osmanlı Sözlük
çermelmek — bir ;eyln ucu kıvrılmak, bükülmek II, 231 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ulınmak — usanmak, bıkmak; kıvrılmak, dolanmak, I, 204, 205; I I, 241bkz: ulunmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ulunmak — usanmak, bıkmak; kıvrılmak, dolanmak I, 204bkz: ulınmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
İLTİVA — Burulmak. * Kıvrılmak, bükülmek. * Sarılıp birbirine dolaşmak. * Dalgalanma. * Eğri durma. * Nehrin dolaşıklı bir yatağı olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük